Kapının aralanmasıyla birlikte odadaki ışık kadının siluetini yumuşak gölgelerle sararken, onun siyah çoraplarla uzanan bacakları hemen dikkat çekti. Adımlarında kendinden emin bir yavaşlık, bakışlarında söze gerek bırakmayan bir açıklık vardı. O, yılların kendisine kazandırdığı tüm özgüveni taşıyor; karşısındaki adam, bir anda hem arzuyu hem hayranlığı aynı anda hissetmişti. Sessizce yaklaştı, onun yanına oturduğunda teninden yükselen sıcaklık kelimeleri gereksiz kılıyordu. Kadının eli usulca adamın göğsüne dokunduğunda, aralarındaki gerilim tenlerine nüfuz etmeye başlamıştı. Her hareketi bilinçli, her teması davetkârdı. Çoraplarının üzerinden geçen parmaklar, yalnızca kumaşa değil, adamın nefesine de dokunuyordu. O gece, sadece fiziksel bir yakınlık değil; yaşla gelen derinlik, özgürlük ve incelikle harmanlanmış bir tutku yaşandı.